Masal dünyamız bu mu?

koycegiz-yapraka7

“Devran değişti çocuğum!/ Ekmek kokulu sevgi nerde?/ Masal dünyamız bu mu?/ İki gözü iki çeşme.” (Oğuz Tansel)

Tırlar dolusu limonlar taşınıyor, soğuk hava depoları boşaltılıyor. Oysa daha yeni bitmişti hasat kamyonlarının seferleri. Depolarda bile çok kısa sürede bozulmaya başlamış ürünler. Mümkün olduğunca az zarar görmek için elden çıkarıyorlar. Çünkü kuraklık ürün kalitesini etkilemiş. İklim değişikliği artık geliyorum demiyor, tam da bu anda. Bu nedenle, ilerleyen aylarda limonun fiyatının yüzümüzü ekşitmeye yeteceğini söylüyorlar. Nar ve portakal ağaçlarını söküyor üretici çünkü para etmiyor. Azbuçuk ürettiklerini satan yaşlı bir teyzem diyor ki, kızım şimdi portakal yenmez. Üstüne bir yağmur yağması, sineklerini öldürmesi lazım amma yağmur yok. Meyve ağaçlarını söken bazı üreticiler susam yetiştirmeyi deneyeceklerini söylüyorlar. Bu arada çifte kavrulmuş tahini muhteşem bölgenin. Öte yandan değerini görmeyen mandalinalarının aroması da muhteşem. Bazı tarlalar artan nüfusla birlikte betonlaşacak, bir kısmı da terk edilecek muhtemelen. Aklıma, uzay filmlerinde minik kapsüllerle beslenenlerin görüntüleri geliyor. Buruk bir gülümseme yerleşiyor yüzüme çünkü anımsıyorum tanık olduklarımı. Bir dağ başında olgunlaşmış ayvayı bölüşmeyi, saklısu kıyısı narlarını ya da yolda yürürken yanımda durup heybesinden çıkardığı mandalinaları avucuma bırakıp, afiyet olsun, haydi eyvallah diyerek uzaklaşan hiç tanımadığım insanların yüreklerinin sıcaklığını. Nereye geldik… Nereye gidiyoruz… Biliyorum da bilmiyorum… Bildiğim, yüreklerimizin üşüdüğü… Toprağın da…

Yazı ve fotoğraflar (Köyceğiz) yaprakayse

Dünya her sabah yeniden kuruluyor öyle mi! Kimin için! Yitip giden canlar var ya, işte saçı bir daha uzamayacak hiçbirinin, tatlı tatlı uykuları gelmeyecek hiçbir akşam, yüzleri kar taneleri ya da yıldızların ışığıyla yıkanmayacak, kimsenin avuçlarını ısıtamayacaklar.. Tam tersine yüreklerde yangın kalacaklar.. Tıpkı bu birkaç saat önce yaşamakta olan portakal bahçesi gibi.. Hem biliyor musunuz, canlar sayılara sığmaz, ölçüsü yoktur yitip gidenlerin.. Bin can ne ise, bir can da aynı değerdedir.. Kahkaha diye bir şey vardı, ben unuttum.. Şu insanın işine bak!

Yazı ve fotoğraflar (Köyceğiz) yaprakayse

Yorum bırakın